Valiye ‘korsan sevgi mitingi’... “Kimse bilmez sen benim hayatımı kurtardın”

1. Videoyu görünce şaşırdım. Önce anlamadım. Vilayet binasının önü ana-baba günü. Bir miting havası.

Bir hazırlık yok. Millet toplanmış.

Yani izinsiz. O yüzden “Korsan sevgi mitingi” diyorum...

İşte genç bir kadın, Vali’ye sarılmış ağlıyor: “Kimse bilmez. Sen benim hayatımı kurtardın. Sen şimdi gidiyorsun. Biz babasız kaldık.”

Vali tayinlerinde uğurlama sahneleri genellikle böyle hüzünlü olur. Çünkü son yıllarda valiler, kaymakamlar halkla iç içe oldular. Birçoğunu tanıyorum, hizmet ve çözüm üretiyorlar. Yani bir zamanların o, “Kapısından girilmez, makamına ulaşılmaz, sert bakışlı” valileri artık yok. O yüzden de uğurlama törenleri böyle sevgi dolu oluyor. Ama bu görüntüler normalin de ötesindeydi.

Videoyu merak edince, diğer görüntülere de baktım. Ordu Valisi Tuncay Sonel’i uğurluyorlar. Öyle protokol falan da yok. Doğaçlama. Ağlayanlar, sarılanlar...

Peki Vali Sonel’e “Sen benim hayatımı kurtardın, babamsın” diyen o genç kadın kimdi?

Sordum, soruşturdum. İşte aldığım cevaplar:

Pelin Hanım Ordulu. Küçük bir kızı var; adı Defne. Eşi astsubay.

Pelin Hanım’ın bir derdi var; Hastalığı için ameliyat olması gerekiyor ama o da Almanya’da ve 60 bin Euro tutuyor.

Nereye başvurdularsa sonuç alamıyorlar.

Konu Ordu Valisi Tuncay Sonel’e geliyor. SonelPelin Hanım’ın astsubay eşini Tunceli’den tanıyor.

Vali Bey önce işinsanı U.A.’ya ulaşıyor. Sonra Zagreb Büyükelçisi Yavuz Selim Kıran’la görüşüyor. Ve ardından Almanya’da bir Türk doktor buluyor. Ordu’nun Aybastı’sından Dr. Dilek Gürsoy. Birlikte çözüm arıyorlar. Ve gerekli para bulunuyor. Pelin Hanım da Almanya’ya ameliyata gönderiliyor. Genç anne kurtuluyor.

İşte Vali Sonel ayrılırken sarılıp ağlayan genç kadının hikâyesi buymuş...

Sonel’in arkasından ağlayan küçük kız da Pelin Hanım’ın kızı Defne’ymiş.

‘FİLİZ ABLA’NIN GÖZYAŞLARI

2. Uğurlama günü çekilen bazı fotoğraflara ulaşıyorum. Her biri, bir insan hikâyesi. İşte bu fotoğraf...

Vali Sonel’in alnından öptüğü çocuk Diyarbakır’da şehit düşen Polis Özel Harekât görevlisi bir kardeşimizin çocuğu Efe... Hemen yanında annesi ‘Filiz Abla...’

Bu sevgiyi sorduğumda Vali Sonel çok sade bir şekilde, “Evet o Filiz Ablamızdır. Dolandırıcılar telefonla 200 bin liralarını dolandırmıştı. Yardımcı olmuştuk”diyor.

Öyle görüntüler var ki... ‘Çarşı’dan Güngör’ün sarılmasına bakar mısınız? Neredeyse tekerlekli sandalyesinden kalkıp yürüyecek.

KÜÇÜK MERCAN’IN HAYALİ

3. Tabii ben bu hikâyeyi araştırırken benzeri başka hikâyelere rastlıyorum.

İşte bir örnek daha;

Küçük Mercan’ın doğuştan kulakları yoktu. Yaşıtlarıyla oynuyor, okula gidiyor ve orada kız arkadaşlarının kulaklarında küpeleri gördükçe içten içe ağlıyordu.

Ordu Valisi Sonel ara ara şehirdeki çocuklara, “Hayaliniz nedir? Vali amcanıza yazın” diye mektup gönderiyormuş.

Mercan’ın hayali de küpe takmaktı.

Tuncay Sonel estetik cerrahlara ulaştı. Mercan’a kulak yapılması için her türlü yolu denedi ve 1.5 yıl süren bir operasyondan sonra Mercan kulaklarına kavuştu.

Mercan aynaya bakınca hemen aklına hayali geldi...

Küpeler...

Ve Vali Sonel, kardeşlerini de düşünerek 4 çift küpe alıp Mercan’ın evine gidiyor.

İşte uğurlama sırasında “Vali amca” diye sarılan küçük kız da bu Mercan.

NEREDEN TANIYORUM

4. Arkadaşlar hayatımda Vali Tuncay Sonel’le bir kez dahi karşılaşmadım.

Sohbetimiz yok, el sıkışmışlığımız yok, bir çay içmişliğimiz yok.

Ama Tunceli Valiliği’nde yaptıkları DHA’dan bana ulaşınca ona dikkat kesilmiştim.

Sonra Ordu’ya gitti.

Yine DHA’dan bir haber:

Ordu Valisi Sonel şehirdeki 2 bin 112 yetim çocuğa bir mektup yazdı. Yavrucuğum eğer baban hayatta olsaydı ondan ne isterdin?

Çocuklar el yazılarıyla isteklerini yazdılar.

Eğer şimdi ‘Vali Sonel’i nereden tanıyorsunuz?’ diye sorarsanız;

İşte bu çocukların mutluluğundan tanıyorum” derim...

Eminim ki;

Aslında bütün valilerimiz Anadolu’nun her karışında benzeri sevgi zincirleriyle hizmet ediyorlar.

İşte Hakkâri’den Muğla’ya tayin olan Vali İdris Akbıyık.

Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde kaymakamlık yaparken 4000 kadına okuma yazma öğretilmesini ve okula devam edemeyen yaklaşık 1000 kız çocuğunun okula devamını sağlayan o projeler...

Sonraki görev yeri Hakkâri’yi marka haline getiren Cilo Sat Festivali, Çukurca Foto Safari ve Doğa Sporları Festivali, Kar Festivali... Vali Akbıyık bir zamanların “terörle anılan” Hakkâri’sini, spor ve festival şehrine dönüştürdü.

Muğla’dan Samsun’a tayin olan Vali Orhan Tavlı’nın bu coğrafyada tarihe ve tarıma yaptığı projeler unutulur mu?

Örneğin şimdi Bakan Yardımcısı olan Münir Karaloğlu’nun,

Van Gölü’nü yeniden hayata kazandırdığı festivaller, Antalya’yı ve sahillerini tarihiyle birlikte dünyaya anlattığı sualtı ve suüstü projeler unutulur mu?

Başka hangi birini saysam. Adana’da Vali Süleyman Elban’ın yaptıkları...

İstanbul Valisi Davut Gül’ün son olarak Sivas ve Gaziantep’te yaptığı hizmetler...

İnsanı ön plana alan projeler.

Şimdiki Gaziantep Valisi Kemal Çeber’in “Nerede bir insanın derdi varsa oradayım” diyen hizmetleri.

Ve daha niceleri...

O GENÇ KAYMAKAM ŞİMDİ İÇİŞLERİ BAKANI

5. Ve şimdi İçişleri Bakanı ...

Şırnak, Ağrı, Tekirdağ, Gaziantep’ten İstanbul’a kadar uzanan valiliklerinde kimbilir hangi insanın derdine derman olmuştur.

Bir tek örnek vereyim:

Felahiye’ye tayin olan genç bir kaymakam olarak Ali Yerlikaya bakıyor ki süt üreticileri sütlerini satamıyor. Aileler dertli, çocuklar işsiz, düğün yapacak para yok.

Genç Kaymakam topluyor ahaliyi, kooperatifçiliği anlatıyor. İkna ediyor ve bir kooperatif kurduruyor. Ve böylece sütler satılmaya başlıyor. Yüzler gülüyor...

Ve yüz güldüren o genç Kaymakam, şimdi İçişleri Bakanı..

Dedim ya; artık valiler devletin “asık yüzü” değil, insanı ön plana alan devletin “güler yüzü”dür.

Kimbilir daha hangi valilerimizin ne hikâyeleri vardır?

 

 

Fatih Çekirge- Hürriyet